Erzurum Matbaa-Kırtasiye ve Tabelacılar Odası Başkanı Hikmet Karaca, tüm iş sektörlerinde ara eleman ve çırak sıkıntısı olduğunu belirtti. Ayrıca yüksek enflasyon ve pahalılığın küçük işletmelerin kâbusu olduğunu dile getirdi.
‘TÜM SEKTÖRLERDE ARA ELEMAN VE ÇIRAK SIKINTISI VAR’
Erzurum Matbaa-Kırtasiye ve Tabelacılar Odası Başkanı Hikmet Karaca, ‘İnşaattan sağlığa, tekstilden mobilyaya, lokantadan otele, elektrikten elektroniğe, terziden berbere, oto tamirinden kaportaya, döşemeye, matbaadan tabelaya, fotoğrafçıya, sıcak demirciden soğuk demirciye kadar tüm sektörlerde ara eleman ve çırak sıkıntısı var. Küçük ve orta ölçekli işletmelerin çalışan ve çırak bulamamasının en büyük nedenlerinden birisi de resmi kurum ve kuruluşların uyguladığı ücret politikasıdır. Küresel sermayelerle rekabet edebilmek için çok düşük kar oranlarıyla hizmet vermeye çalışan özel sektörün çalışanına vereceği ücretler, kamudaki pozisyonların çok gerisinde kalıyor’ diye konuştu.
‘HERKES BİRŞEYLER KONUŞUYOR AMA KİMSE GERÇEKLERDEN BAHSETMİYOR’
Başkan Karaca, ‘Başta TOBB ve TESK olmak üzere ilgili bakanlar ve bazı uzmanlar zaman zaman bu konularda beyanatlarda bulunuyorlar ama söylediklerinin büyük bölümü tabanın anladığı ve uyguladığı dilden çok farklı. Şöyle ki; Kesintisiz eğitim başladıktan sonra imalat, tamir, sanat ve mesleğe dayalı üretim ve benzeri işleri yapan küçük ve orta ölçekli işletmeler, iş öğretmek, yetiştirmek ve çalıştırmak için çırak bulamıyor. Buldukları ise 18-20 yaş arası vasıfsız gençlerden oluşuyor. O gençleri de aylık asgari ücretten aşağı çalıştırmak mümkün değil. Vasıfsız bir eleman maaşı, sigortası ve diğer giderleri ile birlikte iş yerine kırk bin liranın üzerinde bir maliyete mal oluyor. Bu paraları küçük işletmelerin kazanıp da ödemeleri mümkün değil’ dedi.
‘2025 YILI HEM ÇALIŞAN İÇİN HEM DE ÇALIŞTIRAN İÇİN ÇOK ZOR GEÇECEK’
Küçük esnafın maddi imkânsızlıklar nedeniyle iş yerlerinin kapısına kilit vuracağını belirten başkan Karaca, ‘Bir taraftan yüksek enflasyon ve pahalılık, bir taraftan işsizlik, diğer taraftan vergilere, stopajlara, kiralara, maaşlara ve primlere gelen yüksek zamlar nedeniyle 2025 yılında özel sektör, çalışanlarının önemli kısmını işten çıkarabilir. Birçok küçük esnaf ve sanatkârımız da maddi imkânsızlıklardan dolayı işyerine kilit vurmak zorunda kalabilir. Çünkü asgari ücretin artışı ile birlikte bir çalışanın işverene maliyeti, kıdem tazminatı ile beraber 42 bin liraya buluyor. Bağ-Kur sigortalısı olan bir esnafın ödeyeceği aylık prim tutarı ise 8.500 ile 11.000 lira arasında değişiyor. İş yeri kiralarının da aynı oranlarda artacağını göz önünde bulundurduğumuzda 2025 yılı hem çalışan için hem de çalıştıran için çok zor geçeceğe benziyor. İlerleyen günlerde TÜİK’in bu konulardaki veri ve açıklamalarını çok merak ediyorum!’ ifadelerini kullandı.