RECAİZADE MAHMUT EKREM

1 Mart 1847 yılında İstanbulda doğmuştur. Takvimhane Nazırı Recai Efendi'nin oğlu, Ercüment Ekrem Talu'nun babasıdır. Mekteb-i İrfan'ı bitirdikten sonra girdiği Harbiye İdadisi'ndeki öğrenimini sağlık sorunları nedeniyle tamamlayamamıştır. Hariciye Nezareti Mektubi Kalemi'nde memurluğa başlamıştır. Tanzimat ve Nafia dairelerinde başmuavinlik , Şura-yı Devlet üyeliği, Mekteb-i Mülkiye ve Galatasaray Sultanisi'nde öğretmenlik, birkaç ay Evkaf ve Maarif Nazırlığı, Meclis-i Âyân üyeliği yapmıştır. Resmi görevle Trablusgarp'a gönderilmiştir. 1908'de 2. Meşrutiyet'ten sonra kurulan Kamil Paşa kabinesinde Maarif Nazırı olmuştur. Namık Kemal'le tanışmasının ardından edebiyat çevresine girmiş ve onun Fransa'ya gitmesi üzerine, 1867'de Tasvir-i Efkar gazetesinin yönetimine geçmiştir. Recaizade, üç oğlunun, özellikle de çok sevdiği Necat'ın ölümünden duyduğu acıyı dile getirdiği şiirleriyle daha çok karamsar duygular işlemiştir. Eski edebiyatı savunan Muallim Naci ve çevresiyle girdiği edebiyat tartışmalarıyla Edebiyat-ı Cedide akımının doğmasına zemin hazırlamıştır. Başta Tevfik Fikret olmak üzere döneminin genç şair ve edebiyatçılarını çevresinde toplamıştır. Tanzimat ve Batı düşüncesinin yeni kuşağa benimsetilmesinde önemli rol oynamıştır. Kendisinin yetkin tiyatro oyunu olarak bilinen Çok Bilen Çok Yanılır, ölümünden sonra yayımlanan eseridir. Sanatta güzellik ilkesine bağlı kaldı. "Sanat sanat içindir" anlayışını savunanlardan olmuştur. Doğaya dönük, insanı doğa içinde ele alan şiirler yazmıştır. Aşk ve ölüm temalarını işlemiştir. Eski-yeni edebiyat tartışmalarının tam merkezinde yer almıştır. Tek romanı, Türk edebiyatında realizmin ilk örneklerinden sayılan Araba Sevdası adlı eseridir. Yazar bu eserde ailesinin parasını zevk ve eğlencesine harcayanları eleştirmiştir. Bu eseri yazdığı dönemde ailesini karşısına almış ve baba mirasından olacağını bile bile eserini yazmaya devam etmiştir. 1870'te ilk oyunu Afife Anjelik, 1871'de ilk şiir kitabı Nağme-i Seher yayınlanmıştır. Yaşamını yitirdiğinde ise Meclis-i Âyan üyesiydi.

Ölümü nedeniyle okullar tatil edilmiş ve büyük bir cenaze töreni düzenlenmiştir. Mezarı, oğlu Nejad'ın kabri yanında, Küçüksu'dadır.