Gönül isterdi ki, bana ayrılan ilk köşemde güzel ve olumlu şeylerden bahsedeyim. Fakat deprem felaketi hayatımızı alt üst etti. Yüreklerimiz yanıyor ve kelimeler boğazımızda düğümleniyor. Kelimelerin kifayetsiz kaldığı bir noktadayız. Birkaç gün evvel bir umut güzel haberler beklemeye devam ediyorduk. Nice mucizelere tanık olduk. Fakat artık umutların tamamen tükendiği noktaya geldik. Deprem bizlere aslında bir tokat oldu. Yine de ders çıkarmayan bir kesim vardı. İnsanlar enkaz altında canları ile uğraşırken insanlığını kaybetmiş olan bir kesim bu durumu fırsata çevirmeyi yine bildi. Marketler yağmalandı, tırların önü kesilip yağmalandı, bir fırsatçıda depremzedelere 1 bardak çorbayı 75 TL’ye, bir bisküviyi ise 41 TL’den satarken utanmadı. Allah sizlere merhamet versin. Tabi çok güzel şeylerde oldu. Tüm dünya ülkeleri ekipler göndererek enkaz altında bir nefese ulaşmaya çalıştılar. Türkiye’miz ise yardım seferberliği ilan etti. En küçük bireyinden en büyüğüne kadar depremzedelere nasıl yardım edebilir düşüncesindeydiler. Artık yaraları sarmanın zamanıdır. Allah birlik ve beraberliğimizi bozmasın. Birliğimiz daim olsun. Deprem felaketinde hayatını kaybeden vatandaşlarımıza Allah’tan rahmet, kederli ailelerine baş sağlığı diliyorum. Enkaz altından yaralı olarak ve tüm depremzedelere sağlık ve sıhhat dileklerimi iletiyorum.