“Et tekrar-ı Ahsen, velevkane yüz seksen-yani- tekrar güzeldir ta ki yüz seksen kerede olsa” Osmanlıca özdeyişinden hareketle diyoruz ki “Adı Türk soyadı Müslüman” olan bir milletiz. Bu Müslüman Türk milletinin kurmuş olduğu bu devlet “Muz cumhuriyeti değil, çadır veya aşiret devleti hiç değil. Dolayısıyla bu millet bu devleti sokakta bulmadı…”. İktidarın PKK, Irak, Suriye kısaca Ortadoğu politikalarının kökten yanlışlığına rağmen, bağrımıza taş basarak, “15 Temmuz milli şahlanışı ve direnişi” misali; güzel ülkemizin bekası için birliğimizi, dirliğimizi, düzenliğimizi ve de büyüklüğümüzü, her halükarda, her zaman ve zeminde (yani Hazarda ve Seferde) sergileyeceğimizden asla ve kat’a şüphe edilmemelidir. Şerefsiz, haysiyetsiz, vicdansız ve alçak terörist saldırıları şiddetle, nefretle kınıyoruz. İç ve dış düşmanlar bilsin ki Büyük önder Mustafa Kemal Atatürk ve fedakâr arkadaşlarının, ”Kurtuluş Savaşı” öncesi Amerikan ve İngiliz manda gönüllüleri olarak Kurtuluş Savaşı öncüleri Mustfa Kemal ve arkadaşları aleyhinde bildiri yayınlayıp, idamları için Şeyhülislama fetva verdiren -haaşa dindar değil- dincilerimize rağmen “Kan ve can” vererek kurduğu, bu gün seksen milyonluk “Demokratik, Laik, Sosyal, Hukuk” Türkiye Cumhuriyeti Devletini bölmeye, rejimini değiştirmeye izin verilmeyecek, yeltenecek yerli işbirlikçilerin her an enseleneceklerinden en küçük bir şüphemiz yoktur, olamaz… “Biz kırk kişiyiz, birbirimizi biliriz”. Zaman zaman yurdun dört bucağından öten baykuşları duyuyor, görüyor, okuyoruz. Dolayısıyla birilerinin aklından geçenleri biliyoruz. Hiç geçmesin, geçmesin çünkü bu ülkede “Yeşil ve etnik fitne” ye geçit yok, hevesleri kursaklarında kalacaktır. Peygamber yaşını çoktan geçmiş bu satırların yazarı bile her türlü fedakârlığa hazır ve amadedir. Biline……