Osmanlı Padişahı II. Abdülhamit ve Rus çarı II. Aleksandr döneminde yapılmış olan bir Osmanlı-Rus Savaşı’dır. Rumi takvime göre 1293 yılına denk gelmektedir bundan dolayı Osmanlı tarihinde 93 Harbi olarak da bilinmektedir. Hem Osmanlı Devleti'nin batı sınırındaki Tuna Cephesi'nde, hem de doğu sınırındaki Kafkas Cephesi’nde savaşılmıştır. Savaşa hazırlıksız yakalanan Osmanlı Devleti, çok ağır yenilgiye uğramıştır. Savaşın başlıca sebepleri ise Osmanlı Devleti'nde yaşanan azınlık isyanları, Rusya ve Batı Avrupa ülkelerinde, Osmanlı Devleti'nde yaşayan Hristiyanların insan haklarının çiğnendiği konusunda oluşan tek taraflı kamuoyu, Rusya'nın Balkanlardaki genişleme siyaseti, Romanya ve Bulgaristan'ın bağımsızlık istekleri ve Panslavizm akımıdır. Avrupa'nın büyük güçleri savaşı önlemek için İstanbul'da Tersane Konferansı'nı toplamışlar, fakat Osmanlı Devleti'ne yaptıkları taleplerin reddedilmesi savaşla sonuçlanmıştır.
Yaklaşık 1 yıl süren bu savaşta Osmanlı orduları, savunma savaşı yapmıştır. Batılı devletler ise tarafsız kalarak, savaşı bitirmek için ara buluculuk yapmıştır. Özellikle Balkanlar’da bu olaylar sonucunda etnik temizlikler yaşanmış ve deyim yerindeyse kıyımlar görülmüştür. Sonunda batıdaki Osmanlı savunma hatlarını kıran Rus ordularının önü açılmış ve dirençle karşılaşmadan İstanbul'un eşiğine kadar ilerleyerek Osmanlı Devleti'nin varlığını tehdit etmiştir. Bunun sonucunda Osmanlı Devleti Ayastefanos Antlaşmasını imzalamak zorunda kalmıştır. Fakat Batı Avrupa ülkelerinin bu antlaşmanın koşullarından mutlu olmamalarıyla bu antlaşma geçerliliğini yitirmiş ve yeniden imzalanan Berlin Antlaşması ile Osmanlı Devleti, çok fazla toprak kaybetmiştir. Balkanlar’daki nüfuzunu büyük ölçüde yitirmiştir. Balkanlar'da ve Kafkasya'da sayıları 1 milyonu aşkın Osmanlı vatandaşı mülteci konumuna düşmüş, savaş süresince ve savaştan sonra Anadolu'ya dev göç dalgaları yaşanmıştır. Ayrıca Batum’da yaşayan Müslüman Lazlar ve Gürcüler Osmanlı topraklarına göç etmek zorunda kalmışlardır.